Büyükada’nın kalbi sayılan Saat Meydanı’ndan içimize işleyen bir haberle güne başladık: Dolçi Pastanesi kapanmıştı. Yıllardır o lezzetli pastaların, kahvaltıların, dost sohbetlerine eşlik eden içtenlikli kahvelerin adresi olan o köşe artık boş. Sahibinin, uygun bir kira bulması hâlinde başka bir yerde yeniden açmayı düşündüğü söyleniyor. Bu bir teselli olsa da, Dolçi’nin yokluğu meydanda hissedilen bir eksiklik olarak içimize yerleşmiş durumda.
Bu durum, adanın yaşadığı dönüşümün küçük ama anlamlı bir yansıması. Çarşı içindeki pek çok dükkân kapalı; “el değiştirmiş” tabelaları adeta geçmişe ait anıları taşır gibi. İçlerinde en çok endişe duyduğum ihtimal ise Dolçi’nin yerine bir kebapçının açılması. Bu sakin, tarih kokan çarşıya böyle bir değişim yakışmaz; kültürel bir kırılma hissi yaratır. Elbette yerine bir kafe açılmasına kimse itiraz etmez; ancak Dolçi’nin özenli ruhunu, kendine özgü dokusunu ve lezzet standardını yakalamak kolay olmayacaktır.
Tam bu düşünceler zihnimizde dolaşırken, ince bir sis kaplıyor adayı. Boğaz’dan süzülüp Dragos’a kadar uzanan bu sis, sanki sahnenin perdesi gibi ağır ağır çöküyor. Ardından, hüzünlü bir senfoninin ilk notaları misali yağmur başlıyor. Bahçedeki ağaçlar, sararan yapraklarını bu sessiz sonbahar ilahisine bırakarak eşlik ediyor. Hristos Tepesi’nin eteklerindeki çayırlıkta ise yağmura aldırmadan özgürce otlayan inekler var. Uzaktan gelen boyunlarındaki çan sesleri, adanın derin sükûnetine zamansız bir fon oluşturuyor.
Ve sonra bahçe… Yağmurun ardından topraktan fışkıran yoncalar ve taze filizlerle yeniden yeşeriyor; yaşam ile kaybın, ölüm ile dirilişin sessiz döngüsünü sahneliyor.
Bütün bu manzaraya karşı balkonda demli bir çay yudumlamaktan daha huzurlu bir şey olabilir mi? Dışarıdaki değişim, eksilme ve yenilenme döngüsü, fincanın buğusunda anlamını yitiriyor. Bu an, belki de her şeyin en güzeline denk geliyor.
Her kapanan dükkân bir hüznü taşır; ama arka bahçede yeniden filizlenen yoncalar ve çayırlarda özgürce dolaşan inekler kadar gerçek bir teselli de vardır.
Haluk Direskeneli