Eylül’üm

Yayınlama: 31.08.2019
Düzenleme: 13.12.2022 15:26
A+
A-

Kalbimde ince bir sızı var. Canlandı yine duygular. Güzelmiş ki hayaller gözümde renkleniyorlar. Onlar yine güzel, yine özel çünkü yüreklerde sevgi var, aşk var.

Rüzgârın sesi tatlı bir nağme ile kulağıma özlem fısıldıyor, hasret var nakaratlarda. Bir çiçek kokusu sardı odamı, uzaklardan bir el uzanıyor sanki tutamadığım ama avuçlarımın içi sıcacık. Bir dalgınlık, bir melal ama bulutların arasından sızan pırıl pırıl bir ışık sardı gönlümü. O gönül ki yorulsa da yormayı sevmez, kırılsa da kırmayı sevmez.

Denizin rengi kâh gri, kâh mavi; Göçmen kuşlar çok çabuk bizi terk etti. Bu yıl inanılmaz canlı bir emanet bıraktılar bize. Bir leylek uçarken Kınalıada topraklarına düştü. Kınalı olsun mu onun adı? Uğurumuz olsun. Bir lokmacık aşını esirgemeyelim ondan hatta çarşıya mı alsak onu, çocukluğumda Yalova’nın simgesi Leylek gibi dolaşsa kış günü herkesin gözlerinin önünde.

Dalgalar köpük köpük, yosun kokuyor Adamın sahili. Kıymet bilen gelsin, bu sahile kalbini versin ki Adalının canı ona feda olsun.

Eylülüm sardı benliğimi. Yapraklar sarardı, çiçekler soldu, kuşlar rüzgâra karşı uçuyor. Ayva ağacı ne kadar çok ayva vermiş? Pisicik kıvrılmış yatıyor. Sonbahar, doğa ile iç içe geçer de … ya sonra ! Patiler onu düşünmez mi?

Eylül’üm deldi yüreğimi. Uzun uzun yürüsem, sessiz sokaklarda, yarım ısıtan güneşte, Sonbahar yağmurunda, gökten süzülen kristal damlalarda ıslansam, toprağın kokusu içime sinse, yeşil ile mavinin verdiği huzurla dalsam ufuklara, kulağımda Alpay’ın şarkısı “ Eylül’de gel”; Eylül mehtabını gönlümce yaşasam.

Eylül’ümde, İstanbul’da, uzun sürse Sonbahar ama kışa da yan gözle bakmam, içimizdeki çocuğu yaşattığımız müddetçe kış aylarının lekesiz beyazı, sarıp sarmalar bizi.

Sosi Cindoyan

Bir Yorum Yazın

Bu site reCAPTCHA ve Google tarafından korunmaktadır Gizlilik Politikası ve Kullanım Şartları uygula.

Ziyaretçi Yorumları - 1 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.