Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Marmara Bölgesi’nde deprem riskine dikkat çekerek, özellikle Avcılar, Adalar ve Çınarcık segmentlerinin yakından izlenmesi gerektiğini vurguladı.
Görür, Adalar Fayı’nın 45 km uzunluğunda olduğunu ve tek başına kırılması halinde 7.0, Kumburgaz Fayı’nın ise minimum 7.2 büyüklüğünde deprem üretebileceğini belirtti. 1766’da her iki fayın aynı anda kırıldığını hatırlatan Görür, bu senaryonun yeniden yaşanabileceğini ifade etti.
Görür, Marmara’daki kalın yer kabuğunun daha fazla enerji biriktirdiğini ve bu nedenle daha büyük depremlerin beklendiğini söyledi. “Avcılar segmenti, İstanbul’un kıyı kesimlerine yakınlığı ve kalın kabuk yapısı nedeniyle yüksek risk taşıyor. Mevcut yapılarda ciddi hasarlara yol açabilir” dedi. Adalar ve Kumburgaz faylarının enerji transferi nedeniyle birbirini tetikleyebileceğini belirten Görür, “Marmara’nın altında canlı bir fay sistemi var, bizzat dalarak gördüm” diye ekledi.
Öte yandan, Prof. Dr. Şener Üşümezsoy ise farklı bir görüş ortaya koydu. Kumburgaz çukurunda iki ayrı fayın bulunduğunu ve bunların birleşmesi halinde 6.5 büyüklüğünde bir deprem üretebileceğini savundu. Üşümezsoy, Adalar Fayı’nın “ölü” olduğunu ve 50 km’lik bir fay hattı olarak hesaplanmasının doğru olmadığını belirtti. “Adalar Fayı’nı Yeşilköy’den Büyükçekmece’ye uzatarak 7’lik deprem senaryosu çiziliyor, ancak bu gerçekçi değil” dedi.
Uzmanlar, Marmara Bölgesi’nde deprem hazırlıklarının hızlandırılması gerektiğini vurguluyor. Özellikle Avcılar, Adalar ve Çınarcık segmentlerinde yapı stokunun güçlendirilmesi ve acil durum planlarının gözden geçirilmesi gerektiği belirtiliyor. Marmara’da beklenen büyük depreme karşı zamanın daraldığı uyarısı, bölge halkı ve yetkililer için alarm niteliği taşıyor.