Son günlerde Adalar Kent Konseyi seçimleri Adalar gündeminde çok fazla yer bulmaya başlayınca Adalılarda doğal olarak nedir bu kent konseyindeki olay merak uyandırdı.
İki defa toplanılmasına rağmen belediye başkanına nüfus eden kişi ya da kişilerce bir türlü seçime geçilememesi kafalarda soru işaretlerini bıraktı. Kent Konseyi oylamasında sayısal anlamda çoğunluk sağlayabilmek için ada ile alakası olmayan birçok sivil toplum örgütünden üyeler kaydedilirken, Adalar Kent Konseyi kendi içinde mitos bölünme ile bir çok alt çalışma grupları üretmeye başladı.
Mustafa Farsakoğlu zamanında tahsisi olmayan Büyükada Taş Mektep’te şaraplı kokteyller düzenleyip yerli ve uluslararası fonlardan hibe alan bu grupların UNESCO Mimarlık Çalışma Grubu temsilcisi Korhan GÜMÜŞ’ten başlamak gerekirse ;
Türkiye’de mimarlık adına olan her tartışmada muhakkak çok üstün fikirleri olan bu şahıs, internet ortamında ekşisözlük sitesinde: “ dubai kulelerinden üçüncü köprüye; metro inşaatından vapurların yenilenmesine istanbul’la alakalı ne varsa hepsi hakkında uzman görüşüne başvurulan ve her ne hikmetse hepsi hakkında da görüş belirtecek kadar uzman olup ekranlardan bu görüşlerini bizimle paylaşan mimar/şehir planlamacı/gemi inşa mühendisi/part time radikal iki yazarı sen neymişsin be abi?” diye tanımlanmaktadır!
06 Temmuz 2003 tarihinde vefat eden İstanbul ve ada aşığı Çelik Gülersoy’ dan 1997 yılı içinde İstanbul Beyoğlu Tomtom Mahallesinde satın aldığı eski eser yapıda çok başarılı bir şekilde çeşitli aykırılıklar yaparak konu hakkında stajını tamamlayan üstad mimar, Büyükada’da 2006 yılında edindiği I.sınıf Eski Eser köşkte yüksek ihtisasını tamamlamıştır. Bu işleri yaparken Adalar Belediyesi içindeki çeşitli birimlerde yapılan gayri kanuni iddia edildiği yazışmalarla Türk Milleti adına karar veren İstanbul Bölge İdare Mahkemeleri Vergi Mahkemesinde Adalar Belediyesi aleyhine karar aldırmıştır.
Büyükada Karanfil Mahallesi 110 ada 3 parsel (Kadıyoran Caddesi no 82 adresinde) sayılı yerdeki 1. Sınıf eski eser bina 6552 sayılı kanunun 98. Maddesi gereğince yapılan emlak vergisi tahakkuk işlemine karşı vergi mahkemesinde dava açmıştır. Bu davanın görüldüğü dönemde belediyenin imar müdürlüğünden “eski eser olarak özgünlüğünü korumaktadır” şeklinde tamamen gerçekleri yansıtmayan bir rapor yazarak mal sahibi şahsın Türk Milleti adına karar veren Vergi Mahkemesinde Belediye aleyhine dava kazanmasına sebep olduğu gelen iddialar arasında…
08 Nisan 2016 gün ve 29678 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 6552 sayılı kanunun 98. Maddesi gereğince Adalar genelindeki eski eser binalar belediye görevlilerince taranmış ve kusurlu olanlara geriye dönük olarak emlak vergisi, vergi zayii ve gecikme zammı tahakkuk ettirilmiştir.
Bu binalardan biri olan söz konusu bina 1.sınıf eski eserdir ve kusurludur. Binada izinsiz tamirat ve aykırı imalatlar yapılmış, gabarisi ile oynanmış ve bahçesinde ilave binalar imal edilmiştir. Bu durumdaki binaya İmar Müdürlüğünün hiçbir yetkisi olmayan bir şekilde “özgünlüğünü korumaktadır” yazısı verilerek kendi çalıştıkları kamu kurumunun şahısa karşı dava kaybetmesine ve kamu zararına sebebiyet vermişlerdir. Binanın özgün olup olmadığına ve vergi muafiyetinden faydalanmasına karar verecek olan kurum Koruma Bölge Kuruludur. Yapılan aykırılıkların Rölöve, Restitüsyon ve Restorasyon projesi ile ilgili koruma kurulundan onaylanması halinde vergi muafiyeti alabileceğini bilmelerine rağmen bu yolu izleyerek kamu zararı ve evrakta sahtecilik suçu işlendiği şüphesi uyanmıştır. O dönemde bu kanuna göre aykırılığı olup ta vergi muafiyeti uygulanan parsellerden kaç tanesine böyle bir evrak verildiği ve benzeri kamu zararının oluştuğu bilinmemektedir.
Belediyeden ilk aykırılıkla ilgili yazı geldiğinde muafiyetten faydalanmak istediğinde mali hizmetlerden ve imardan konu ile ilgili olarak koruma kurulundan yazı alınması açıkça belirtilmesine rağmen ısrarlar ve araya girenler sayesinde imar müdürlüğünden bu yazı alınmıştır. Bu durumu Cem Yılmaz’ın ağzından anlatmaya çalışırsak, ‘aşçı bahçıvanı, bahçıvan uşağı, uşak şoförü en sonunda hepsi uşağı halletmektedirler’
Geçtiğimiz yerel seçimlerde HDP den Beyoğlu Belediye Başkanlığı için şansını deneyen zat ı muhterem önümüzdeki hafta sonu yapılacak olan Kent Konseyi seçimlerinde UNESCO Mimarlık Çalışma Grubu adına yönetime girmenin yollarını aradığı söylenmektedir. En büyük amacının ise büyük parsel sahiplerine danışman olmak istediği gelen bilgiler arasında. Eğer hakkındaki iddialar doğruysa, bu kadar korumamacı bir zihniyete sahip bir kişinin seçilmesi halinde yapabileceklerini düşünmek bile istememekteyiz. 14.07.2019 günü yapılacak olan seçimlere Adalar Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Özbek ve Özbek’i destekleyen STK ların katılmayacağı için Erdem Gül’ün adayı her kimse tek başına girip demokrasi dersi verir şekilde kazanacağı görünüyor. Bu arkadaşı da Adalar Kent Konseyi genel sekreteri yaparsınız olur biter. Hatta hakkında çeşitli iddialar bulunan Yılmaz Yücel ile beraber yan yana dönüşümlü eş başkan olarak çalıştırırsanız tadından yenmez!
