Yaz sıcaklarıyla birlikte sinek sorunları artarken, karasinek ve sivrisineklerin ardından şimdi de yakarca sinekleri halk arasında endişe uyandırıyor. Uzmanlar, bu küçük sineklerin taşıdığı Leishmania paraziti nedeniyle her yıl dünyada yaklaşık 60 bin kişinin hayatını kaybettiğini belirtiyor. Peki, yakarca sinekleri nedir, hangi bölgelerde yoğun, nasıl korunabiliriz?
Kum sineği veya tatarcık olarak da bilinen bu sinekler, Psychodidae familyasından Phlebotomus cinsine ait. Sivrisinekten 6 kat küçük olan bu sinekler, Leishmania adlı tek hücreli paraziti taşıyarak Leishmaniasis hastalığına yol açıyor.
Leishmania Paraziti Ne Kadar Tehlikeli?
Leishmania’nın üç farklı hastalığa neden olduğunu belirtiyor:
Türkiye’de Şark Çıbanı ve Kala-Azar’ın özellikle Akdeniz, Ege, Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerinde görüldüğünü ekliyor. Özbilgin’e göre, dünyada her yıl 2,5 milyon kişi bu hastalıktan etkileniyor.
Leishmania’nın başlıca yakarca sineklerinin ısırığıyla bulaştığını, nadiren kirli iğne kullanımı, kan transfüzyonu veya anneden bebeğe geçişle de yayılabiliyor. Sineklerin gece aktif olduğunu ve paraziti hayvanlardan (köpek, kedi, kemirgenler) alarak insanlara aktardığını belirtiyor.
Hangi Bölgelerde Yoğun?
Yakarca sineklerinin nemli, sıcak veya soğuk iklimlere uyum sağlayabildiğini ve deniz seviyesinden yüksek bölgelere kadar geniş bir habitatta yaşadığını ifade ediliyor Harabe, mağara, ağaç altları ve çöplük gibi alanları tercih eden bu sinekler, özellikle Akdeniz, Ege, Güneydoğu ve Doğu Anadolu’da yoğun.
Yakarca ısırığının sivrisinekten farklı olarak genellikle gece veya alacakaranlıkta gerçekleştiğini ve başlangıçta hissedilmeyebileceğini söyleniyor. Isırık bölgesinde bir haftadan uzun süren şişlik, yara veya leke varsa doktora başvurulmalı. Sivrisinek ısırığı ise kaşıntı ve hafif şişlikle sınırlı kalıp kısa sürede geçiyor.
Kendimizi Nasıl Koruyabiliriz?
Uzmanlar, yakarca sineklerinden korunmak için şu önerilerde bulunuyor:
Bu önlemlerle hastalığın büyük ölçüde önlenebileceğini vurguluyor.
Sinek popülasyonunu kontrol altına almak için belediyelerin ve sağlık kuruluşlarının aktif rol alması gerekiyor. İlaçlama, çevre temizliği ve popülasyon takibi, mücadelede etkili yöntemler arasında. Ancak Ne İBB ne de Adalar Belediyesinin bu sineklerle ilgili çalışması var. Bırakın yakarca sineğini normal sineklerle bile mücadelede sınıfta kalan bir belediye yönetimi var.
Toplumsal Bilinç Yetersiz
Türkiye’de Leishmania konusunda yeterli farkındalığın olmadığını düşünülüyor. Toplumun çoğu her sinek ısırığını sivrisinek sanıyor. Bilinçlendirme kampanyalarına ihtiyaç var. Sağlık Bakanlığı’nın bilgilendirme broşürlerinin faydalı olduğunu, ancak daha fazla çaba gerektiği belirtiliyor.
Şu an için Türkiye’de tropikal hastalık riskinin sınırlı olduğunu, ancak iklim değişikliği ve insan hareketliliğinin bu riski gelecekte artırabileceği belirtiliyor. Leishmaniasis gibi hastalıklar görülüyor, ancak diğer tropikal hastalıklar henüz yaygın değil
Yakarca sinekleri küçük boyutlarına rağmen büyük bir tehdit oluşturuyor. Gece aktif olan bu sineklerden korunmak için basit ama etkili önlemler almak mümkün. Uzmanlar, özellikle riskli bölgelerde yaşayanların çevre temizliğine dikkat etmesi ve ısırık sonrası şüpheli durumlarda doktora başvurması gerektiğini vurguluyor. Sağlık Bakanlığı’nın bilgilendirme çalışmaları devam ederken, toplumsal bilinçle bu tehdidin önüne geçilebilir.