Adalar Belediyesi’nde sular bir türlü durulmuyor. Gün geçmiyor ki skandallara, usulsüzlüklere ve yolsuzluk haberlerine bir yenisi eklenmesin. Yapanın yanına kar kaldığı, hukuk, yasa vicdan tanımayanların başvurduğu, şimdiye kadar ise sonuç aldığı ortada.
Belediye de emeğiyle çalışan, dürüstlükten ve kanunlardan ayrılmayan memurlara uygulanan sistematik mobinglere kimse ses çıkarmıyor. Tam tersi bu gibi ahlak dışı uygulamalara gücü elinde tutanların çanak tuttuğu ortada.
Son olarak Adalar İlçe Emniyet Müdürlüğüne şikayetçi ve mağdur olarak verilen ifadeden, dürüst bir zabıta memurunun yaşadıklarını Adalar halkı ile paylaşarak sizlerin takdirine bırakıyorum.
Edindiğim bilgilere göre; Kınalıada’da yaşanan imar usulsüzlüklerine ve vatandaş şikayetlerine görevi gereği müdahale eden ve işlem yapan bir zabıta memurunun başına gelmiş. Özellikle bütün işlerin altından çıkan isim halkımızın ve gazetemiz sütunlarında daha önce adı şaibelere karışmış bir müdür ve ona sahip çıkan Belediye yöneticisi. Zaten kaçak inşaatlara ve seyyarlara izni verende onlarmış. Zabıta memuru yasal işlem yapınca telaşa kapılan kişiler bu memurun ivedilikle görev yerini değiştirip Büyükada’ya nokta nöbetine göndermişler. Aynı Heybeliada’da Asaf Plajına görevini yaparak tutanak tutan memurun Heybeliada olan görev yerinin Burgazadası olarak değiştirilmesi gibi. Adalar Belediyesi’nde görevini namusuyla yapan memurlar ödüllendirileceğine ne hikmetse görev yerlerinin değiştirilmesi trajikomedi!
Konumuza dönersek, Büyükada’da bu memura karşı tehdit ve mobingler devam edince memurumuz karakola gidip şikayetçi olmuş. Şikayetinde görevi gereği yapmak zorunda olduğu iş ve işlemlerden ötürü baskıya uğradığını, mobbinge maruz kaldığını, daha önce de belediyeye dilekçe vererek mağdur olduğunu, Belediye Başkanı Erdem Gül’e de bilgi verdiğini ve şikayetinin sümenaltı edildiğini belirtmiş. Belediye Teftiş Biriminde çalışan tek kişilik kadrosu olmayan Naciye Kaya’nın da bu kişilerle işbirliği içinde olduğundan, soruşturma dahi yapmadan dosyayı kapadığından bu kişi hakkında da şikayetçi olmuş. Daha önce de teftiş biriminin görevini yapmadığını, bazı kişilerin çıkarına göre hareket ettiğini ve memurlar üzerinde baskı oluşturmak suretiyle memurları sindirdiği iddialarıyla haberimize konu olmuştu.
Şikayetçi olan zabıta memurunun TÜMBELSEN sendikası işyeri temsilciliğine aday olması, üzerinde oynanan oyunların bir diğer sebebi. 1 Temmuz’da Belediye memurları sandığa gidiyor. Yıllardır memurların önüne sandık koymadan, zoraki atamayla görev yapan, ancak hiçbir memurun hakkını ve hukukunu gözetmediği iddia edilen Şadan Güzel’in telaş içerisinde olduğu ve Başkan Yardımcısı Engin ÇELİK’e bu memura engel çıkarılması konusunda baskı yaptığı da gazetemize gelen diğer haberler arasında.
Tesadüf mü bilinmez ama bir gün önce amiri hakkında verdiği dilekçeden sonra zabıta memurunu, paraşütle belediyeye inen Başkan Yardımcısı Engin Çelik hakaret etmiş ve belediye binasından kovmuştur. Sendika iş yeri temsilciliği için öğlen arası, yemek saatinde çalışma yapan zabıta memuru Başkan Yardımcısı Engin Çelik tarafından hakarete uğradığını ve belediye binasından kovulduğu için karakola gidip tekrar şikayetçi olmuş ve olaya şahit olanları bildirmiş. Bununla birlikte 2 gündür Adalar halkının da artık CIMER ve BEYAZ MASA dan ilgilenilmeyen, cevap dahi verilmeyen başvurularını Adalar ilçesi Emniyet Birimlerine giderek şikayetçi sıfatıyla ifade vermeleri dikkatimi çekti.
Büyük bir kırılmayı yaşadığımız bu olaylar zincirinin karsısında sorumlu olan kamu görevlilerin nasıl bir tavır takınacağını takip ediyor olacağız. Zira Ada halkı haklarını sonuna kadar kullanmaktan geri durmayacaktır. Oldu bittilere müsaade etmeyecek kadar bilinçli olan halkımızın her türlü vicdansızlığın, yozlaşmanın karşısında dimdik duracağından kuşkumuz yok.
Halının altına süpürülmeye çalışılan pisliklerin er yada geç adaletin huzuruna çıkacağından, dürüst, calışkan ve vicdanlı kamu caıpşanlarımızın yanında halkımız daha güçlü duracağıdan hiç şüphemiz yok. Kamu gücünü, kamu yararına değilde kişilerin menfaatleri doğrultusunda kullanan kimselere Türk Adaleti gereken hesabı soracaktır. Kamu görevlisinin en büyük ve en onurlu görevi hesap verebilmesidir. Bizde kamu görevimiz gereği yaptığımız haberin takipçisi olacağız
Şükrü Abanoz