Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, MESS tarafından Beşiktaş’ta düzenlenen ‘İş Güvenliğinin Yıldızları Ödül Töreni’ne katıldı. Kacır, “Geride bıraktığımız 21 yılda büyük bir sanayi ve teknoloji ekosistemi inşa ettik. Bu ekosistem ile Türkiye’yi küresel bir üretim ve teknoloji üssüne dönüştürmekte kararlıyız. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde birçok alanda büyük atılımlara imza attık. Teknoloji üreterek, alın teri dökerek Cumhuriyetimizin ikinci asrını ‘Türkiye Yüzyılı’ olarak inşa ediyoruz.” dedi.
Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası(MESS) tarafından düzenlenen ‘İş Güvenliğinin Yıldızları Ödül Töreni’ Kuruçeşme’de yapıldı. Törene, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Lütfihak Alpkan katıldı. Törende ayrıca deprem bölgesindeki kadınlar tarafından el emeğiyle yapılan ödüller Cumhuriyetin 100. yılına özel olarak sahiplerine verildi. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “MESS; 64 yıllık yolculuğuyla, ülkemiz çalışma hayatı içinde güzide bir yere sahip. Temsil ettiği 268 işveren üyesinde doğrudan 230 bin emekçimiz istihdam ediliyor. Dolaylı olarak ise istihdam edilen kişi sayısı 1 milyonun üzerinde. MESS, “Yeni nesil sendikacılık” anlayışıyla Türkiye’nin iş barışına önemli katkılar sunuyor. İşveren sendikası olarak MESS’in işçi sağlığına ve iş güvenliğine gösterdiği hassasiyet bizleri ziyadesiyle memnun ediyor. Çünkü işçi sağlığı ve iş güvenliğinin üç tarafı bulunuyor: İşveren, işçilerimiz ve elbette devlet” diye konuştu.
“CUMHURİYETİMİZİN İKİNCİ ASRINI ‘TÜRKİYE YÜZYILI’ OLARAK İNŞA EDİYORUZ”
Bakan Kacır, “Geride bıraktığımız 21 yılda büyük bir sanayi ve teknoloji ekosistemi inşa ettik. Bu ekosistem ile Türkiye’yi küresel bir üretim ve teknoloji üssüne dönüştürmekte kararlıyız. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde birçok alanda büyük atılımlara imza attık. Teknoloji üreterek, alın teri dökerek Cumhuriyetimizin ikinci asrını ‘Türkiye Yüzyılı’ olarak inşa ediyoruz. Tabi, bunları yaparken her zaman insan odaklı bir yaklaşım sergilemeye gayret ettik. ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ sözünü şiar edindik. Türk Standartları Enstitümüz 2001 yılından bu yana gerçekleştirdiği belgelendirme ve standardizasyon çalışmaları ile ülkemizde iş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemi çalışmalarına öncülük ediyor. TS 18001 ile başlayıp TS EN ISO 45001 ile devam eden İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi çalışmalarında bugüne denk 450 kuruluşumuzu belgelendirdik. Ama hep birlikte bu sayıyı arttırmak için çalışmalıyız” şeklinde konuştu.
“AVRUPA’NIN ÜRETİMİNDE BİR NUMARASI OLABİLDİYSEK; İNSAN ODAKLI KALKINMA ANLAYIŞIMIZ SAYESİNDEDİR”
Bakan Kacır,”İnsanı temel alan yaklaşımı, sadece ekonomik açıdan değil; aynı zamanda yaşam kalitesi, eğitim, sağlık, güvenlik gibi faktörleri de dikkate alarak ele alıyoruz. Türkiye olarak müreffeh bir ülke olma idealimiz; her şeyden evvel, insanımıza verdiğimiz değerle mümkün olacaktır. Ticari araçlardan beyaz eşyasına, güneş panelinden çimentosuna kadar Avrupa’nın üretiminde bir numarası olabildiysek, insan odaklı kalkınma anlayışımız sayesindedir. Savunma sanayiinde savaş paradigmalarını değiştiren atılımları gerçekleştiriyorsak yine insana verdiğimiz kıymet, insan odaklı kalkınma anlayışımız sayesindedir. İnsanımızı temel alan bir yaklaşımla yerli ve milli otomobilimiz Togg’u milletimizin hizmetine sunduk” ifadelerini kullandı.
“MİLLİ TEKNOLOJİ HAMLESİ’ HEDEFLERİMİZ İSTİKAMETİNDE ÇALIŞMALARIMIZI SÜRDÜRÜYORUZ”
Bakan Kacır, “Bizler de ‘Türkiye Yüzyılı’nı inşa ederken bu düsturu, bu anlayışı geleceğe taşımaya devam edeceğiz. İnsanımıza güvenli, emniyetli ve huzurlu bir çalışma iklimi oluşturacağız. Kıymetli Katılımcılar, ‘Tam Bağımsız Türkiye’ vizyonuyla, ‘Milli Teknoloji Hamlesi’ hedeflerimiz istikametinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu çalışmalarımızla yeni teknolojileri geliştiren ülke idealimize adım adım yaklaşıyoruz. Bu doğrultuda; paradigma değişimlerini yakalayan, çağın gereklerini karşılayan bir anlayışla hareket ediyoruz. Bölgesinde güç sahibi, dünyada söz sahibi bir Türkiye için sanayi ve teknoloji başta olmak üzere her sektörde daha fazla çalışıyoruz. Düşük teknolojili ürün ihracatına dayalı yapıdan adım adım orta-yüksek teknolojili bir üretim yapısına geçtik. Sanayi ve teknoloji gelişim yolculuğumuz devam ederken, istikrarlı büyüme trendimizi sürdürmemiz için, dijital dönüşüm önemli kritik başlıklarımızdan biri. MESS’le yol arkadaşlığımız bu açıdan da oldukça kıymetli. Başarılı yürüyüşümüze en büyük örneklerden biri MEXT Teknoloji Merkezi. Sanayimizin dijital dönüşüm süreçlerine rehberlik etmek, dijital dönüşümüne katkı sağlamak amacıyla kurulan MEXT Teknoloji Merkezi, firmalarımızın dijital dönüşüm yolculuğunun lokomotifi rolü üstleniyor. 10 binlerce kişiye dijital yetkinlikler kazandırıyor. Uluslararası heyetlerle bir araya geldiğimizde, dijital dönüşüm çalışmalarında MEXT’i ülkemizin gözde çalışmalarından örnek gösteriyoruz. Sanayimizin yeni teknolojileri benimsemesini MEXT’le hızlandırıyor, iş birliklerini MEXT’le artırıyor ve dijital dönüşüm vizyonumuzu MEXT’le geliştiriyoruz” dedi.
“ROL MODEL OLARAK 8 ŞEHRİMİZDE ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR”
Bakan Kacır yaptıkları projelerden bahsederken, “Model fabrikalarımız, fabrikaların yalın üretimde ve dijital dönüşümlerinde rol model olarak 8 şehrimizde çalışmalarını sürdürüyor. Önümüzdeki süreçte model fabrikalarımızın bulunduğu şehirlerimizin sayısını 14’e yükselteceğiz. Kamu-Özel İş Birliği Modeliyle hızlı ve yaygın bir sanayileşmeyi planlıyoruz. Bu doğrultuda Türkiye Sanayi Alanları Master Planı’nı hazırlarken, ülkemizde yeni üretim ve istihdam koridorları kuracağız. Sanayi alanlarımızı 5 yılda iki misline, 10 yılda ülkemiz yüzölçümünün yüzde 1’ine çıkaracağız. Daha yeşil ve daha sürdürülebilir bir sanayi için, Dünya Bankası ortaklığı ile Türkiye Yeşil Sanayi Projesini başlatıyoruz. Bu proje için yaklaşık 450 milyon dolar kaynak ayırdık. Ayrıca Avrupa Yeşil Mutabakatına uyum kapsamında Türkiye İmalat Sanayi’nin Yeşil Dönüşümü Projesi’ni de hayata geçireceğiz. Öte yandan, Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programımız kapsamında desteklediğimiz 185 proje ile ülkemizin yapısal cari açığının azaltılması adına önemli ölçüde ilerleme sağlayacağız” ifadelerini kullandı.
“BÖYLESİ BİR DÜNYADA NE GÜVENLİKTEN NE DE MEDENİYETTEN BAHSETMEK MÜMKÜN”
Filistin’de yaşanan savaşa değinen Kacır, “Masum sivillerin, çocukların, hatta bebeklerin canlarına kıyılan bir dünyada, içinde güvenlik geçen her cümle anlamını yitiriyor. Böylesi bir dünyada ne güvenlikten, ne de medeniyetten bahsetmek mümkün. Filistinli kardeşlerimizin acısını derinden paylaşıyor. Bu zulmün faili İsrail yönetimini ve bu acıya sessiz kalan herkesi huzurlarınızda bir kez daha kınıyorum” şeklinde konuştu.